15 Temmuz 2011 Cuma

Ranchero


Fazlasıyla boş vaktim olmasına rağmen bakıyorum da en son postu yazalı 3 hafta olmuş. Umuyorum, üşengeçlik yapmazsam bundan sonra bu kadar ara vermeyeceğim. Neyse bu kadar geyikten sonra mekanımızı tanıtalım. Bu postumda size Ranchero adlı restaurant dan bahsedeceğim. Ranchero, tamamen Meksika mutfağı üzerine yemekler yapan bir restaurant ve şu anda iki şubesi bulunmakta. Ben Nişantaşı'ndaki Reasürans çarşısı içerisinde yer alan şubesine gittim ve bildiğim kadarıyla diğer şubesi de karşıda Suadiye'de. Mekanın içerisiyle ilgili fotoğraf çekmediğim için size gösteremeyeceğim ama restaurantın içerisi de Meksika kültürüne has şeylerle döşenmiş. Garsonlardan rica ederseniz bu kültürü yansıtan kıyafetleri ve uzun Meksika şapkalarını da takıp, deneyebilirsiniz.

Asıl iş yemeklere gelecek olursak, en son gittiğimde Ranchero Spesiyalleri içerisinde yer alan Tampiquena adlı yemekten demiştim. Tampiquena, kendine has özel tabağıyla ve bu tabağın içerisinde yeterince büyük bir bonfile et, sebzeler ve kızarmış patates ile servis edilmektedir. Valla ne yalan söyleyeyim normalde bu tür büyüklükte ki bir et ile doyarım diye düşünürüm ama pek doyduğum söylenemez. Keza arkadaşım da doymamıştı, bilmiyorum belki sıkıntı biraz biz de:) . Yemekle ilgili yorumumu söylemem gerekirse, eğer doyacağınızı düşünüyorsanız kesinlikle deneyin derim, eti çünkü çok leziz ama yanındaki ıvır zıvırlar pek tatmin edici değil. Yanlış hatırlamıyorsam fiyatı 28-30 TL civarı.
Tampiquena

Ranchero tabi ki de, spesiyalleri dışında birçok aperatif, salata, burger, Meksika yemekleri yapmakta. Bunların hepsini deneme fırsatım olmadı ama artık ortalama her restaurant da yapılan Fajita'yı özellikle Ranchero'da da denemenizi öneririm. Ortalama kişi başı 30-35 TL civarı çıkabileceğiniz bu restaurantı, en azından bir sefere mahsus denemenizi öneririm. Hem yemeğinizden sonra verdikleri bu bedava meyve kokteyleri de çok hoşunuza gidecektir:)
Kokteyl

Not: Fotoğraflar, bizdendir.

20 Haziran 2011 Pazartesi

Overrated- Fatih Karadeniz Pidecisi - Karşıt Görüş

Evet, bu blogun bir ilginç yanı da şu olacak ki biz iki arkadaş bazı konularda uyuşamıyoruz. Fatih Karadeniz Pidecisi'de bu konuda önde gelen tartışma noktalarımızdandır. Her şeyden evvel ben inadına salaş takılan mekanı sevmiyorum arkadaş. Pideyi gazete kağıdına sarıp getirmeler, küt diye önüne koymalar falan. Pek hoşuma gitmiyor. Nezaket bekliyorum işletme sahibinden. Yani sırf Vedat Millor geldi diye böyle havalara girmeler, kıç kadar mekanda bir sürü adamı nefes darlığından öldürmeler, Pazartesi açmamalar; bunlar sıcak tavırlar değil, bunlar şehrin kesmekeşi içerisinde kaybolmuş arkadaşlara yalandan samimiyet ayağına yapılan tavırlardır. Öte yandan, buranın pidelerini zannediyorum sadece Karadenizli arkadaşlar sevebilir, zira aşırı derecede ağır. Yani peynirli kısmına hiç değinmek bile istemiyorum ama kıymalı kısmı da tam bir facia. Birde yumurta falan derken adam ölecek gibi oluyor. Ha Karadenizli arkadaşlar muğlama mı, mıhlama mı ne tadı alıyorlarmış, orası doğrudur saygı duyarım. Ha bir de bir pidecide neden sucuklu, kaşarlı pide olmaz o da ayrı mevzu ama ne diyeyim. Mekan bence Overrated'dir. Öpüldünüz.

MBU'dan Cevap:
Evet dostum Konialis'in bir mantıksız saldırısıyla daha beraberiz. Sondan başlayarak bende dostumuzu refüze edeceğim. Dostum hangi karadeniz pidecisinde sen acaba kaşarlı ve sucuklu pide yapıldığını gördün? Daha doğrusu Karadeniz Pidesi nedir onu alalım önce senden? Vedat Milor geldi diye havaya girdi demişsin ama Vedat Milor gelmeden evvel sanki buraya 40 yıldır gidiyormuşsun gibi bir izlenim vermişsin ve de önceden böyle değildi de Vedat Milor gelince çok havalandı demeye getirmişsin. Ah bee Konialis sen buraya hayatında bir defa gittin ve de yalandan samimiyet diye suçladığın yere, sen yalandan şeyler yazıyorsun. Ne zaman pideyi gazete kağıdıyla getirmiş burası? veya ne zaman küt diye koymuş? Saçma sapan milletten duyduğun şeyleri buraya yaşamış bir şekilde "yalandan" aktarman hiç hoş değil! Ha bildiğin daha güzel Karadeniz Pidecisi varsa yaz dostum biz de bilelim. Ama yoksa bu görüşünde art niyet ararım. Durumu ben senin yerine özetleyeyim. Konialis hayatında bir defa Karadeniz Pidesi yemiş biri olarak ( belki 2), karadeniz pidesini sevmemiştir ama bu mekana bok atmayı gerektirmez. Öpüldünüz

Pilav,Çilav, Risotto Twitter'da!


Blogumuzla ilgili son güncellemeleri artık twitterdan takip edebilirsiniz. İşte twitter adresimiz.

Fatih Karadeniz Pidecisi

Finaller, bitirme projesi derken uzun zamandır yazamıyordum bloga. Bundan sonra bu tür bahanelerim kalmadı ve gün aşırı sizlere bir mekan tanıtmaya çalışacağım. Fatih'te sur ocakbaşıyla beraber en popüler yer olan (özellikle Milor abimizin gitmesinden sonra) Fatih Karadeniz Pidecisi'nden bahsedeceğim. İtfaiyenin karşısında Büyükkaraman caddesinde yer alan Fatih Karadeniz Pidecisi, fotodan da anlayabileceğiniz gibi gayet küçük ve salaş bir yer. Belki birçok kişi bu yönünü sevmeyebilir ama doğallıktan, rahatlıktan yana ve şaşayı çok sevmeyen bir insan olduğum için böyle olması daha çok hoşuma gidiyor. Eğer baştan burayı kötü yönde eleştirecek olursak, eleştiriler bu yönde olabilir.
Gelelim buranın pidelerine. Kıymalı, peynirli ve karışık olmak üzere üç çeşit pide yapılmakta. Fotoda görüldüğü üzere ben karışık yani yarısı peynirli yarısı kıymalı olanı tercih ettim. İsteğe göre ortaya yumurta da kırdırtabiliyorsunuz. Normalde yumurtalı tercih ederim ama bu fotonun çekildiği gün ağır olur diye yumurtasız tercih ettim ve yerken hata yaptığımı anladım. Ortaya kırılan yumurta bu pideye çok da güzel tat katmakta. O yüzden ağır olmayacağını düşünüyorsanız bence yumurtalı tercih edin. Ayrıca peynirli kısımdan da bahsetmek istiyorum. Özellikle benim gibi Trabzonlu ve Karadenizli olanlar daha iyi bilirler ve bu peynir kısımı yerken muğlama yiyor gibi hissediyorsunuz. Muğlama seviyorsanız ( ki Karadeniz dışındakilerinde sevdikleri ender yiyeceklerdendir) peynirli kısmı kesinlikle sevecekseniz. Sevmiyorsanız veya hiç yememişseniz de bence hafif oluşuyla ve sadeliğiyle gayet hoşunuza gidecektir.

Bir pidenin 8-9 TL arasında değiştiği Fatih Karadeniz Pidecisi'ne , yolunuz düşerse mutlaka uğrayın derim. Kişi başı 10-11 TL'ye kalkabileceğiniz bu Karadeniz Pidecisi, pazartesi kapalı olmakla beraber (malzemelerin temin edilmesinden dolayı) haftanın diğer günleri açıktır. Şimdiden afiyet olsun.

Not: Fotoğraflar bizdendir.

13 Haziran 2011 Pazartesi

Vizontele'den...

Bir zamanlar




Samsun 216'larda eskiden 5,10,13,14 ve nadir olarakta 16 gibi numaralar çıkıyordu... ancak son 1,5 yıldır görüyorum ki, meşhur numaralar tamamen kaldırılmış... artık 216'larımızı da standart olarak içmek zorundayız... yeni numarasız halini, ne 13'e, ne 15'e benzetebiliyorum... sanki sigaranın tadı tamamen değişmiş gibi, bundan sebep te uzun süredir tekel 2000 içiyorum.. ama yine de Behzat amirimin hatırına 216 rullaz diyorum..

not:Peki nedir bu numaralar diye soracak olan arkadaşlar için ekşisözlük'e girip samsun 216 başlığına bakmalarını tavsiye edeceğim.

11 Haziran 2011 Cumartesi

Halley Çift Kat



Fiyatı 50 kuruş. Yıllardır istikrarını bozmayan bir klasik, Halley.. Ülker'in gıda mühendisleri, arge uzmanları elele verip düşünmüşler, nasıl daha yaratıcı olabiliriz diye ve akıllarına bu gelmiş. Çift katlı halley yapmak. Güzel mi? Aşırı düşkününe belki... Bana kalırsa fazla ağır, fazla bunaltıcı. Pek yaklaşmayın derim.

not:Fotoğrafı'da evet, utanmadan başka bir blog sahibesinden çalıyorum.